Gelecek Partisi Sözcüsü Özcan, ‘Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gücünü kullanmakta, iktidar içindeki konumunu kullanarak mafyatik bir tutumla kişisel hesabını görmekte, ülkeyi ateşe atmaktadır’ dedi
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Serkan Özcan, partisinin Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ’ın geçen hafta saldırıya uğraması ve MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Karar gazetesi yazarları Yıldıray Oğur, Elif Çakır ve Taha Akyol’u hedef göstermesine ilişkin olarak, İktidarın küçük ortağı açık bir şekilde siyaseti kriminalize ve terörize etmek için bir gün siyasetçileri diğer gün gazetecileri hedef göstermektedir. Siyasi partileri hedefe koyan, gazetecileri tehdit eden, sokaklara şiddet salan ve siyaseti kriminalize eden yaklaşımın asıl hedefi de sorumlusu da Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti’dir. Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gücünü kullanmakta, iktidar içindeki konumunu kullanarak mafyatik bir tutumla kişisel hesabını görmekte, ülkeyi ateşe atmaktadır” dedi.
Gelecek Partisi Sözcüsü Serkan Özcan, Özdağ’a yönelik saldırı ve gazetecilerin hedef gösterilmesine ilişkin açıklamalarda bulundu. Sözlerine Selçuk Özdağ’a yapılan saldırıyı kınayarak başlayan Özcan, Türkiye’nin son birkaç yıldır ekonomik ve siyasi bir kriz içinde olduğunu söyledi.
Gelecek Partisi Sözcüsü Özcan, “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçtiğimizden beri siyasetin alanı daralmakta, ekonomimiz küçülmekte, demokrasimiz irtifa kaybetmekte ve hukuk devleti işlevsizleşmektedir. Bu krizden tek çıkış yolu daha fazla demokrasi iken koalisyon iktidarı açık bir şekilde ülkemizin her geçen gün demokrasiden uzaklaşmasına sebep olmaktadır” dedi.
“MHP, siyaseti sokağa indirmekte ve siyasal sabotajlardan medet ummaktadır”
Devlet Bahçeli’nin sorumluluktan uzak tavırlar sergilediğinin savunan Serkan Özcan, “MHP’nin bu gücü milletin vermediği bir iradeyi AKP’den aldığını” söyledi.
Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İktidar koalisyonunun küçük ortağı ise açık bir şekilde siyaseti sokağa indirmekte ve siyasal sabotajlardan medet ummaktadır. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, son zamanlarda sıklıkla asgari nezaket ve sorumluluk anlayışından uzak bir tutum içerisinde siyasi ve toplumsal barışı tehdit etmektedir. Bu cüretkâr ve yıkıcı eğilim, iktidar koalisyonu içerisinde yer almasından, milletin vermediği bir iradeyi AK Parti’den almış olmasından kaynaklanmaktadır. İktidar denklemi içerisinde üstlendiğini farz ettiği hayati fonksiyonuna dayanarak, her gün büyük bir sorumsuzluk, pervasızlık ve nezaketsizlikle siyasi iklimi ve toplumsal barışı zedelemektedir. Siyasetçi, akademisyen, kanaat önderi ve gazetecileri isim vererek hedef göstermekte, hedef gösterilen kişiler kısa süre içerisinde saldırıya uğramaktadır.”
‘Bunun sorumlusu da Erdoğan’dır’
MHP’nin siyaseti terörize ettiğini söyleyen Özcan, “mafya ve siyaset ilişkisinin geçmişte yol açtığı sonuçların milletin hafızasında olduğunu” belirterek şunları kaydetti:
“İktidarın küçük ortağı açık bir şekilde siyaseti kriminalize ve terörize etmek için bir gün siyasetçileri diğer gün gazetecileri hedef göstermektedir. Herhangi bir ciddi hukuk devletinde bu adımlar suçtur. Herhangi bir demokraside bu tavırlar şiddete açık davettir. Mafya-siyaset ilişkilerinin ülkemiz için oluşturduğu maliyetler milletimizin hafızasında canlılığını korumaktadır. Siyasi partileri hedefe koyan, gazetecileri tehdit eden, sokaklara şiddet salan ve siyaseti kriminalize eden yaklaşımın asıl hedefi de sorumlusu da Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti’dir. Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gücünü kullanmakta, iktidar içindeki konumunu kullanarak mafyatik bir tutumla kişisel hesabını görmekte, ülkeyi ateşe atmaktadır.”
Ne olmuştu?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, evinin önünde silahlı ve sopalı saldırıya uğrayan Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ ile ilgili ilk kez yaptığı açıklamada saldırılardan dolayı partisine yapılan eleştiri ve suçlamalara, “Milliyetçi-Ülkücü Hareket’i tarafı olmadığı saldırılarla ilişkilendirmeye ve yargılamaya cüret etmek terörizmin lügatinden beslenenlerin harcıdır. Aynı zamanda bühtandır, komplodur” diye tepki göstermişti.
MHP lideri, “ABD’deki Başkan değişimiyle eşzamanlı olarak, Serok ve partisinin, aynı şekilde tetikçi köşe yazarlarının hızlandırdığı iftira kampanyaları tesadüfi değil, alçak bir planın mahsulüdür” ifadeleriyle hedef aldığı Karar yazarları Elif Çakır, Yıldıray Oğur ve Taha Akyol’a, “kiralık köşe yazarları” demişti.
ANKARA